Ad

yeşil girişimcilik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yeşil girişimcilik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Emisyon Hedefleri Rehberi: Net Sıfır, Karbon Nötr ve İklim Pozitif

Günümüzde şirketlerin ve kurumların "yeşile döndüğünü" duyuran açıklamalarına sıkça rastlıyoruz. Ancak bu iddiaların ardında yatan Net Sıfır, Karbon Nötr ve İklim Pozitif gibi terimler çoğu zaman kafa karışıklığına yol açıyor. Halk arasında bu kavramlar birbirinin yerine kullanılabilse de, aslında her birinin kendine özgü bir anlamı ve çevresel etkiye yönelik farklı bir taahhüt düzeyi var. Gelin, bu önemli ayrımları yakından inceleyelim.

Karbon Nötr Nedir?

Karbon nötrlük, atmosfere saldığınız karbon miktarını, eşdeğer miktarda karbonu atmosferden uzaklaştırarak veya başka bir yerde emisyonu engelleyerek dengelemek anlamına gelir. Bu genellikle, yenilenebilir enerji projelerine yatırım yapmak veya ağaçlandırma faaliyetlerini desteklemek gibi yöntemlerle elde edilen karbon kredileri (veya karbon denkleştirme) aracılığıyla yapılır. Buradaki önemli nokta, şirketlerin kendi emisyonlarını azaltmak zorunda olmamasıdır; mevcut emisyonlarını dengelemek yeterlidir. Bu, hızlı bir şekilde "karbon nötr" iddia etmek için popüler bir yol olsa da, temel sorunu kökünden çözmekten ziyade bir telafi mekanizmasıdır.

Net Sıfır Emisyon Nedir?

Net sıfır emisyon kavramı, karbon nötrlükten çok daha kapsamlı ve iddialıdır. Bir şirketin veya ülkenin net sıfır hedefine ulaşması demek, faaliyetlerinden kaynaklanan tüm sera gazı emisyonlarını (yalnızca karbonu değil) büyük ölçüde azaltması ve ardından geri kalan, kaçınılmaz emisyonları atmosferden aktif olarak uzaklaştırarak dengelemesidir. Bu, bilimsel hedeflerle uyumlu, uzun vadeli ve zorlu bir süreçtir. Net sıfır, sera gazı salımlarının olabildiğince düşürülmesi ve sadece minimal düzeyde kalan emisyonların giderilmesini gerektirir. Burada asıl amaç, emisyonları olabildiğince azaltmaktır, dengelemek ikinci plandadır ve yalnızca kaçınılmaz emisyonlar için geçerlidir.

İklim Pozitif Nedir?

İklim pozitif olmak, bahsettiğimiz diğer iki kavramın da ötesine geçmektir. Bu, bir şirketin veya faaliyetin atmosfere saldığı karbondioksitten daha fazlasını atmosferden uzaklaştırması anlamına gelir. Yani, sadece "daha az kötü" olmakla kalmayıp, aktif olarak gezegen için iyilik yapmaktır. İklim pozitif hedefler, genellikle karbon giderme teknolojilerine yatırım yapmayı, büyük ölçekli restorasyon projelerini desteklemeyi veya doğrudan hava yakalama gibi yenilikçi çözümleri benimsemeyi içerir. Bu, gerçek anlamda bir iklim liderliği ve gezegen için net bir pozitif etki oluşturma taahhüdüdür.

Sonuç: Daha Fazlasını Hedeflemeliyiz

Şirketlerin çevresel taahhütlerini değerlendirirken, sadece "yeşil" iddialara değil, bu iddiaların arkasındaki somut eylemlere bakmak büyük önem taşıyor. Tek başına denkleştirme, iklim liderliği anlamına gelmez. Gerçek çevresel fayda sağlamak için emisyonları önce kökünden azaltmak, ardından kaçınılmaz olanları dengelemek ve nihayetinde atmosfere pozitif bir katkıda bulunmak gerekiyor.

Artık sadece "nötr" olmayı hedeflemek yerine, İklim Pozitif bir gelecek için çabalamanın zamanı geldi.

Net Sıfır, Karbon Nötr ve İklim Pozitif kavramlarının ne anlama geldiği, aralarındaki farklar ve emisyon hedefleri konularında sizlerden gelen yoğun sorulara bu yazımızla cevap vermeyi amaçladık.



Sürdürülebilirlik Nedir ve Neden Önemlidir? Projelerde Uygulanabilir Örnekler ve Fikirler

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK NEDİR?

Sürdürülebilirlik, bugünün ihtiyaçlarını karşılarken gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneğini riske atmadan doğal kaynakları, çevreyi ve toplumsal yapıları koruma yaklaşımıdır. Sürdürülebilirlik yalnızca çevresel değil; aynı zamanda ekonomik ve sosyal boyutları da kapsayan çok yönlü bir kavramdır.

PROJEDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR?

Bir projede sürdürülebilirlik, projenin etkilerinin sadece proje süresiyle sınırlı kalmaması, tamamlandıktan sonra da fayda üretmeye devam etmesidir. Bu, hem çevresel etkilerin azaltılması hem de ekonomik ve sosyal etkilerin uzun vadede korunması anlamına gelir. Özellikle hibe destekli projelerde, bir projede sürdürülebilirlik neden önemlidir? sorusunun cevabı şudur: Projenin kalıcılığı, yaygınlaştırılabilirliği ve etki gücü doğrudan sürdürülebilirlik düzeyiyle ilgilidir.

SÜRDÜRÜLEBİLİR PROJE ÖRNEKLERİ VE FİKİRLERİ

Sürdürülebilir projeler, topluma ve çevreye uzun vadeli katkı sunan çalışmalardır. İşte bazı proje sürdürülebilirlik örnekleri:

  • Güneş panelleriyle enerji üretimi sağlayan okul çatısı projeleri

  • Organik atıklardan kompost üretimi yapılan mahalle bahçeleri

  • İklim değişikliği farkındalığı için geliştirilen okul programları

  • Geri dönüştürülebilir materyallerle yapılan sanat atölyeleri

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK PROJELERİ NELERDİR?

Sürdürülebilirlik projeleri, doğal kaynakların verimli kullanılması, çevresel etkilerin azaltılması ve toplumda davranış değişikliği yaratılması hedefiyle yürütülür. Bu projeler sadece çevre mühendisliği alanında değil; eğitim, ekonomi, mimarlık ve sosyal girişimcilik gibi farklı alanlarda da uygulanabilir. Örneğin:

  • Sosyal sürdürülebilirlik projeleri: Kadın istihdamı, gençlik güçlendirme çalışmaları

  • Çevresel sürdürülebilirlik projeleri: Sıfır atık uygulamaları, ağaçlandırma kampanyaları

  • Şirketlerin sürdürülebilirlik projeleri: Karbon ayak izi hesaplama ve azaltma planları

ÇEVRESEL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÖRNEKLERİ NELERDİR?

Çevresel sürdürülebilirlik, doğayı koruyarak kalkınmayı sağlama çabasıdır. İşte bazı örnekler:

  • Yağmur suyu hasadı sistemleri

  • Enerji verimli bina tasarımları

  • Toplu taşıma ve bisiklet kullanımını teşvik eden şehir planlamaları

SOSYAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK NEDİR?

Sosyal sürdürülebilirlik, toplumun refahını, eşitliğini ve sosyal adaleti uzun vadede sağlamayı hedefler. Sosyal sürdürülebilirlik örnekleri arasında engelli bireylerin sosyal yaşama katılımını artıran projeler, gençlere yönelik girişimcilik programları ve kültürel mirasın korunmasına yönelik çalışmalar yer alır.

SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA PROJELERİ NELERDİR?

Sürdürülebilir kalkınma projeleri, Birleşmiş Milletler’in belirlediği Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) doğrultusunda hazırlanan ve hem doğayı hem de toplumu gözeten projelerdir. Eğitimden sağlığa, enerjiden eşitsizliğin azaltılmasına kadar birçok alanda uygulanır. İklim Okulu olarak biz de bu amaçlar doğrultusunda eğitim ve farkındalık projeleri yürütüyoruz.

SÜRDÜRÜLEBİLİR NASIL YAZILIR?

Türk Dil Kurumu’na (TDK) göre doğru yazımı “sürdürülebilir” şeklindedir. Bitişik ve “i” harfiyle yazılır. Günümüzde bu kelime özellikle proje yazımında, çevre politikalarında ve iş dünyasında sıkça kullanılmaktadır. 

Sonuç olarak:
Sürdürülebilirlik bir kavram olmanın ötesinde, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmanın en temel yoludur. Eğer siz de bireysel ya da kurumsal olarak sürdürülebilirlik projelerine başlamak istiyorsanız, İklim Okulu olarak hazırladığımız içerikler, atölyeler ve eğitim programlarıyla yanınızdayız.



İKLİM PODCAST

 YEŞİL GİRİŞİMCİ SAHRA AYDIN İLE İLHAM BULUŞMASI 🌿

İklim kriziyle mücadelede sadece teknolojik çözümler değil, toplumsal dönüşüm de gereklidir. Bu dönüşümün en güçlü araçlarından biri ise: gönüllülük temelli girişimcilik.

İklim Okulu Podcast serimizin bu özel bölümünde, yeşil girişimci Sahra Aydın bizlerle!

📌 Sahra Aydın, hem Türkiye'de hem de uluslararası platformlarda kazandığı tecrübeleri dinleyicilerle paylaşacak.
📌 Gönüllülüğün yalnızca bir yardım eylemi değil; nasıl güçlü bir sosyal etki modeli olduğunu örneklerle anlatacak.
📌 Gençler, çevreye duyarlı girişimciler ve sivil toplum alanında ilerlemek isteyen herkes için ilham verici bir yol haritası sunacak.

Bu yayında, iklim değişikliği ile mücadelede bireysel çabanın nasıl toplumsal dönüşüm başlattığını birlikte keşfedeceğiz.

📅 Tarih: 12 Mayıs 2025, Pazartesi
🕗 Saat: 20.00 – 21.30
📍 Platform: Zoom üzerinden canlı yayın

🌱 Katıl, ilham al, harekete geç!



İklim İçin Dayanışma: Yurttaş Kooperatif Modeli

Değerli dostlar,

Dünyada sosyal dayanışma ekonomisinin en önemli yapı taşlarından biri olan kooperatifler, bireylerin yalnızca tüketici değil; aynı zamanda üretici, karar verici ve çözüm ortağı olmalarını sağlar. Özellikle iklim, çevre ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda ortaklaşa hareket etmenin önemi gün geçtikçe artarken, yurttaş kooperatifleri bu boşluğu dolduracak en demokratik modellerden biri olarak öne çıkıyor.

YURTTAŞ KOOPERATİFİ NEDİR?

Yurttaş kooperatifleri, bireylerin gönüllü ve eşit katılımıyla kurulan, kar amacı gütmeyen, toplumsal fayda odaklı girişimlerdir. Üyeleri tarafından yönetilen bu yapılar, sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve çevresel sorumlulukları da üstlenir. Bu model, hem kırsalda hem şehirde aktif yurttaşlığın güçlendirilmesini hedefler.

KOOPERATİFÇİLİĞİN AVANTAJLARI NELERDİR?

Dayanışma: Bireylerin tek başlarına başaramayacakları işleri birlikte başarabilmelerine olanak tanır.
Katılım: Her üyenin eşit söz hakkı olur; yönetim, denetim ve karar alma süreçlerine doğrudan katılım sağlanır.
Adil paylaşım: Gelir ve kaynakların daha adaletli bir şekilde dağıtılması sağlanır.
Sürdürülebilirlik: Uzun vadeli çevresel ve toplumsal fayda göz önünde bulundurularak hareket edilir.
Yerel kalkınma: Yerel bilgi, üretim ve yeteneklerin değer kazanmasına olanak sağlar.

İKLİM OKULU YURTTAŞ KOOPERATİFİ YOLA ÇIKIYOR!

İklim Okulu olarak sürdürülebilir yaşamı yalnızca anlatmakla kalmıyor, onu birlikte inşa etmek için harekete geçiyoruz. Bu amaçla İklim Okulu Yurttaş Kooperatifi kurulması için çalışmalarımıza başladık.

Yurttaş Kooperatifi, çevreye duyarlı bireylerin bir araya gelerek;

• Doğa dostu ürünlerin üretimi ve satışı,
• İklim eğitimi, danışmanlık ve farkındalık hizmetleri,
• Yeşil girişimcilik destekleri,
• Ortak sosyal projeler ve yerel dayanışma faaliyetleri
gibi birçok alanda faaliyet göstereceği bir yeşil kooperatif modeli olacaktır.


İnsanlar bugünlerde sıkça şu soruları soruyor: “Yurttaş Kooperatifi nedir?”, “İklim Okulu Yurttaş Kooperatifi kuruluyor mu?”, “Sürdürülebilir gelecek için gerçekten kooperatif zamanı mı?”, “Yeşil dönüşümde birey olarak nasıl yer alabilirim?”, “Kooperatifçilikle iklim dostu bir yaşam mümkün mü?

Bu sorular, yalnızca bilgi arayışı değil; aynı zamanda değişimin habercisi.

İklim Okulu olarak biz de tam bu noktada harekete geçiyoruz. “İklim Okulu Yurttaş Kooperatifi” için hazırlıklarımız başladı. Sürdürülebilirlik, dayanışma ve yerelden kalkınma ilkeleriyle şekillenen bu yapı, yalnızca bir ekonomik model değil; aynı zamanda bir topluluk modeli olacak.

İKLİM OKULU YURTTAŞ KOOPERATİFİ KURULUYOR: ORTAK AKILLA, ORTAK GELECEK İÇİN BİRLİKTE YÜRÜYELİM..

Bu hayalin bir parçası olmak, ortak üretmek, kooperatifçilik hakkında danışmanlık ve mentörlük almak isteyen herkes bizimle iletişime geçebilir.

📧 iklimokulu@yandex.com

İklim dostu, eşitlikçi ve dayanışmacı bir gelecek için ilk adımı birlikte atalım.

Süleyman ÇETİN
Çevre Yüksek Mühendisi – Proje Uzmanı – İklim Okulu Kurucusu




YEŞİL GİRİŞİM ÖRNEKLERİ: TÜRKİYE VE DÜNYADAN İLHAM VERİCİ BAŞARI HİKAYELERİ

TÜRKİYE’DE ÖNE ÇIKAN YEŞİL GİRİŞİMLERE ÖRNEKLER

1. Biolive

  • Alan: Biyoplastik Üretimi

  • Faaliyet: Zeytin çekirdeklerinden biyolojik olarak parçalanabilen plastik üretiyor. Petrol bazlı plastiklere alternatif üretiyor ve çevreye zarar vermiyor.

2. Fazla Gıda

  • Alan: Gıda Atığı Yönetimi

  • Faaliyet: Restoran, market ve otellerde oluşan fazla gıdaları ihtiyaç sahiplerine yönlendirerek gıda israfını azaltıyor. Dijital platform üzerinden atık yönetimini kolaylaştırıyor.

3. İklim Okulu

  • Alan: Sürdürülebilirlik ve İklim Eğitimleri

  • Faaliyet: Toplumda iklim farkındalığını artırmak için eğitimler, atölyeler, danışmanlık hizmetleri ve projeler sunarak bireylerin, kurumların ve yerel yönetimlerin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmasına katkı sağlıyor.

4. Tarla.io

  • Alan: Dijital Tarım

  • Faaliyet: Çiftçilerin verimli tarım yapmasını sağlayan akıllı tarım sistemleri ile toprak analizi, hava durumu takibi ve sulama yönetimi sağlıyor.

5. Reengen

  • Alan: Enerji Verimliliği

  • Faaliyet: Binaların enerji tüketimini yapay zekâ destekli izleyerek analiz ediyor ve verimlilik artışı sağlıyor.

DÜNYADAN SÜRDÜRÜLEBİLİR YEŞİL GİRİŞİM ÖRNEKLERİ

1. Too Good To Go (Danimarka)

  • Alan: Gıda İsrafını Önleme

  • Faaliyet: Restoranlar ve kafelerdeki fazla yiyecekleri uygun fiyatla tüketicilere ulaştırıyor.

2. Tesla (ABD)

  • Alan: Elektrikli Araçlar ve Yenilenebilir Enerji

  • Faaliyet: Elektrikli otomobiller, güneş enerjisi sistemleri ve enerji depolama çözümleriyle sürdürülebilir ulaşımın öncüsü.

3. Climeworks (İsviçre)

  • Alan: Karbon Yakalama ve Depolama

  • Faaliyet: Doğrudan havadan karbon dioksit yakalayıp yer altına depolayan tesisler geliştiriyor.

4. Lufa Farms (Kanada)

  • Alan: Kentsel Tarım

  • Faaliyet: Şehirlerin çatılarına kurdukları seralarla, organik ve sürdürülebilir tarımı şehrin merkezine getiriyorlar.

5. Solar Foods (Finlandiya)

  • Alan: Alternatif Gıda Üretimi

  • Faaliyet: Havadan ve elektrik enerjisinden yüksek protein içeren gıdalar üretiyor. Tarım arazisi ve su kullanımına ihtiyaç duymayan yenilikçi gıda üretimi sağlıyor.

YEŞİL GİRİŞİMLERDEN NE ÖĞRENEBİLİRİZ?

Yeşil girişimler yalnızca doğaya katkıda bulunmakla kalmaz, aynı zamanda ekonomik değer üretir, toplumda bilinç oluşturur ve yeni istihdam alanları açar. (Yeşil Girişim Nedir?)

Bu örneklerden hareketle, Türkiye'de yeşil girişimciliği teşvik etmek, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için kritik öneme sahiptir.

İklim Okulu olarak, yeşil girişimcilerin mentörü ve destekleyicisi olmaya devam ediyoruz. Eğer siz de yeşil bir girişim fikrine sahipseniz, birlikte geliştirelim!



Yeşil Mimari ile Tanışın: Çok Katlı Sürdürülebilir Yeşil Binalar

ŞEHİRLERDE ÇOK KATLI YEŞİL BİNALAR: SÜRDÜRÜLEBİLİR MİMARİ VE GELECEĞİN YAPILARI

Değerli dostlar,

Küresel ısınma, artan nüfus, sınırlı kaynaklar ve betonlaşmış şehir yapıları… Bütün bu sorunlar bizlere artık tek bir çıkış yolu bırakıyor: kentleri yeniden düşünmek ve dönüştürmek. İşte bu noktada, çok katlı yeşil binalar geleceğin şehirlerinin temel taşları arasında yer alıyor.

Yeşil Bina Nedir?

Yeşil bina, sadece çatısında birkaç bitki olan bir yapı değildir.
Gerçek bir yeşil bina;

Enerji verimliliği sağlar,
Atık yönetimini optimize eder,
Güneş, rüzgar gibi yenilenebilir kaynaklardan yararlanır,
Su tüketimini azaltır,
Karbon salımını minimuma indirir,
• Ve en önemlisi insan sağlığına ve doğaya duyarlıdır.

Çok katlı yeşil binalar ise bu prensipleri yüksek katlı yapılarla birleştirerek yoğun kentleşmeye çözüm sunar.

Neden Çok Katlı?

Artan şehir nüfusunu barındırmak için geniş alanlar yerine dikey mimari tercih ediliyor. Ancak klasik beton yığınları yerine;

• Geri dönüştürülebilir malzeme kullanımı,
• Akıllı cephe sistemleri,
• Güneş panelleri entegre edilmiş cepheler,
• Gri su geri dönüşüm sistemleri,
• Yeşil balkonlar ve iç mekan bitkilendirmesi gibi özelliklerle çok katlı yeşil binalar ekosistemle barışık yapılar haline geliyor.

Türkiye'de Uygulanabilir mi?

Elbette.
İstanbul, İzmir, Ankara gibi kentlerde örnekleri çoğalmaya başladı. Ancak;

Mevzuat teşvikleri,
Belediyelerin destekleyici planları,
Müteahhitlerin çevresel farkındalığı,
• Ve en önemlisi halkın bu yapıları tercih etme bilinci olmadan bu dönüşüm yavaş ilerliyor.

Yeşil Sertifikalar Ne İşe Yarar?

Binalar uluslararası ölçekte LEED, BREEAM, EDGE gibi yeşil sertifikalarla derecelendirilmekte. Bu belgeler bir binanın;

• Ne kadar su tasarrufu sağladığını,
• Enerji tüketimini,
• Kullanılan malzemenin doğa dostu olup olmadığını,
• Ve iklim kriziyle mücadelesini belgelemektedir.

Geleceğin Kentlerinde Ne Görüyoruz?

Dikey tarım katları, yağmur suyu hasadı yapan çatı sistemleri, rüzgar türbinli kuleler, mikro-iklim alanları, doğa ile iç içe açık sosyal alanlar…

Bunların hepsi artık hayal değil. Mimaride, mühendislikte ve şehir planlamasında yeşil dönüşüm, lüks değil zorunluluk haline geldi.

Sonuç Olarak: Beton Değil, Nefes Alan Binalar İnşa Edelim

Çok katlı yeşil binalar, doğa ile kavga etmeyen, onunla uyum içinde yaşayan mimari çözümlerdir.
Eğer şehirlerde sürdürülebilirlikten söz edeceksek, önce göğe yükselen yapılarımıza doğayı katmakla başlamalıyız.

Ben Süleyman Çetin olarak yeşil bina dönüşümü, çevre danışmanlığı ve mimari projelerde iklim dostu çözümler üretmek isteyen kurum ve kişilere danışmanlık sunmaktan memnuniyet duyarım.

Süleyman ÇETİN
Çevre Yüksek Mühendisi ve Proje Uzmanı


Kentsel Tarımın Geleceği: Çatı Bahçeleri

ÇATI BAHÇECİLİĞİ: BETON KENTLERİN YEŞİL UMUDU

Değerli dostlar,

Modern şehirlerin beton yapıları içinde doğaya ulaşmak her geçen gün zorlaşıyor. Ama çözüm aslında tam tepemizde olabilir: Çatılarımızda!
Çatı bahçeciliği, kentlerde yaşayan bireylere hem doğayı hem de üretimi yeniden sunan bir çözümdür.

Çatı Bahçesi Nedir?

Çatı bahçesi, bir yapının çatısında toprak veya özel sistemlerle oluşturulmuş bitkisel üretim alanıdır.
Bu alanlarda;

• Sebze yetiştirilebilir,
• Aromatik bitkiler üretilebilir,
• Süs bitkileri ile doğal gölgelik yapılabilir,
• Arılar ve kuşlar için yaşam alanı oluşturulabilir.

Neden Önemlidir?

Isı yalıtımı sağlar, binanın iç sıcaklığını dengeler.
Yağmur suyunu tutar, sel riskini azaltır.
Hava kalitesini iyileştirir, karbonu emer.
Şehir ekosistemine katkı sağlar, biyolojik çeşitlilik artar.
Kendi gıdanı üretme imkânı sunar.

Çatı Bahçesi Nasıl Kurulur?

  1. Statik Hesap: Çatı ağırlık taşıma kapasitesi kontrol edilmeli.

  2. İzolasyon: Su ve kök yalıtımı için özel membranlar kullanılmalı.

  3. Toprak Seçimi: Hafif, besleyici ve geçirgen toprak tercih edilmeli.

  4. Bitki Seçimi: İklime dayanıklı ve düşük bakım isteyen türler seçilmeli.

  5. Sulama Sistemi: Otomatik damlama sulama sistemi kurulabilir.

Kentlerde Yeni Bir Tarım Kültürü

İstanbul, Berlin, Tokyo gibi şehirlerde artık apartman çatılarında bile;

• Marul, domates, biber gibi sebzeler,
• Adaçayı, fesleğen gibi şifalı otlar,
• Balkon kovanlarında bal üretimi yapılabiliyor.

Topluluk Bahçeciliği ve Sosyal Katkı

Çatı bahçeleri bireysel olduğu kadar kolektif de olabilir.
Apartman sakinlerinin ortaklaşa bahçeciliği,
Okul çatı bahçeleriyle çocuklara doğa eğitimi,
Kentsel yoksullukla mücadelede gıda erişimini artırmak gibi etkiler sağlar.

Sonuç Olarak: Şehri Üretken Hale Getirmenin Anahtarı Çatımızda

Çatı bahçeleri, sadece yeşil bir alan değil; aynı zamanda yaşamı yavaşlatan, üretimi teşvik eden, doğayı geri çağıran bir kültürdür.

Eğer siz de kendi çatı alanınızı değerlendirmek, tasarım ve sistem kurulumunda destek almak isterseniz İklim Okulu çatısı altında proje danışmanlığı yapmaktan memnuniyet duyarım.

Süleyman ÇETİN
Çevre Yüksek Mühendisi ve Proje Uzmanı




Kırsalda Kendi Kendine Yetebilen Yeşil Evler İçin Rehber

Kendi Kendine Yeten Ev Teknolojileri: Kırsalda Sürdürülebilir Yaşam Mümkün mü?

Değerli dostlar,

Giderek kalabalıklaşan şehirler, artan enerji ve gıda maliyetleri, doğayla kopuk yaşam biçimleri... Tüm bunlar, birçok insanı kırsalda daha sade ve sürdürülebilir bir hayat kurma arayışına itiyor. Ancak kırsalda yaşamak tek başına bir çözüm değil; doğayla dost, kendi kendine yeten bir yaşam modeli oluşturmak esas mesele.

Ben de bir çevre mühendisi olarak bu konuda çok soru alıyorum:
“Nasıl bir ev yaptırmalıyım ki, elektrik ve su için dışa bağımlı olmayayım?”
İşte bu yazıda, tamamen kendi kendine yeten bir ev için gereken temel sistemleri ve pratik önerileri paylaşmak istiyorum.

1. Enerji: Güneş + Rüzgar = Hibrit Sistem

Kırsalda bağımsız bir yaşamın en temel şartı, elektrik üretiminde dışa bağımlılığı azaltmak.
Bunun için:

Güneş panelleri: Çatınıza yerleştirerek evin tüm elektrik ihtiyacını karşılayabilirsiniz.
Batarya sistemi: Gündüz toplanan enerjiyi gece kullanmak için mutlaka yüksek verimli batarya sistemleri kurulmalı.
Rüzgar türbini: Rüzgar alan bir bölgedeyseniz panelleri desteklemek adına küçük bir türbin ile hibrit sistem kurarak yılın her günü enerji üretimini sürdürebilirsiniz.

2. Su Yönetimi: Doğanın Döngüsünü Taklit Etmek

Kendi suyunuzu kendiniz sağlıyorsanız, sistemi destekleyen birkaç yenilikle tüm yıl boyunca yeterli suya sahip olabilirsiniz:

Su kaynağından doğrudan alım (kuyu, dere vb.)
Yağmur suyu toplama sistemi: Çatıdan inen suları depolayarak bahçe sulama ve temizlik için kullanabilirsiniz.
Gri su geri kazanımı: Banyo, lavabo gibi yerlerden gelen atık suyu filtreleyip tekrar kullanıma sunabilirsiniz.
Sızdırmaz foseptik + doğal arıtım sistemi (kamış filtre, çakıl filtre gibi basit yöntemlerle yerinde arıtım)

3. Isınma ve Serinlik: Doğayı Korumak İçin Doğayı Kullanmak

Yalıtım: Evin dış cephe ve çatı yalıtımı olmazsa olmazdır.
Pasif güneş tasarımı: Pencereleri güneye açarak kışın doğal ısı kazancı sağlanabilir.
Termal perde ve storlar: Geceleri ısıyı içerde tutar.
Serinlik için ağaçlandırma: Yazın evin çevresine gölge sağlayacak ağaçlar dikilmeli.
Soba yerine:

  • Yüksek verimli biyokütle sobası,

  • Toprak tabanlı ısıtıcılar,

  • Isı pompası (düşük enerji tüketimli sistemler) gibi çözümler değerlendirilebilir.

4. Atık Yönetimi: Kompostla Gıda Döngüsüne Katkı

Mutfak atıkları için kompost sistemi: Koku yapmaması için gölgede, rüzgâr alan bir köşeye kurulan basit sistemler (kapalı kompost kutusu veya solucan kompostu gibi) oldukça etkilidir.
Hayvansal atıklar: Gübre olarak değerlendirilerek toprağın verimini artırır.

5. Gıda: Bahçe, Sera ve Hayvan Yetiştiriciliği

Sebze bahçesi: Mevsimsel ürünler için açık alanda tarım yapılabilir.
Küçük sera: Kışlık üretim için uygun maliyetli sera sistemi kurulabilir.
Tavuk kümesi: Yumurta ihtiyacını karşılarken gübre üretimine de katkı sağlar.
Arıcılık ve küçükbaş hayvancılık: Ekolojik döngünün güçlenmesi açısından değerlidir.

6. Ek Sistemler ve Yaşam Kolaylaştırıcılar

Doğal yapı malzemeleri: Kireç, kerpiç, taş, ahşap gibi yerel malzemelerle yapılmış evler hem sağlıklı hem uzun ömürlüdür.
Doğal sabun ve temizlik malzemeleri üretimi
Güneş ocağı veya güneş fırını ile yemek pişirme sistemi
Mobil su analiz cihazı ile su kalitesini anlık kontrol etme
Doğal haşere kontrol sistemleri: Nane, lavanta, sarımsak gibi bitkilerle çevre düzenlemesi

Sonuç: Kırsalda Modern Ama Bağımsız Bir Yaşam Mümkün

Bu saydıklarımızın hepsi, kırsalda modern ama doğayla uyumlu ve sürdürülebilir bir hayat isteyen herkesin ulaşabileceği sistemlerdir. Doğru planlama, temel mühendislik bilgisi ve yerel kaynakların doğru kullanımıyla kendi kendine yeten bir ev hayal değil, gerçektir.

Eğer siz de bu tarz bir yaşam kurmak istiyorsanız,
projelerinizi şekillendirmek, fikirlerinizi sistemleştirmek ya da yerel kaynaklara göre özel bir çözüm üretmek adına ben Süleyman Çetin olarak proje danışmanlığı hizmeti veriyorum.
İklim dostu, ekonomik ve uygulaması mümkün olan bu sistemleri birlikte hayata geçirebiliriz.

Süleyman ÇETİN
Çevre Yüksek Mühendisi ve Proje Uzmanı