Ad

psikoloji etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
psikoloji etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

İklim Krizinin Psikolojik Etkisi: Gençlerde Ekoanksiyete

EKOANKSİYETE: GELECEĞİ DÜŞÜNMEKTEN KAYGI DUYMAK

Değerli dostlar,

Gözümüzün önünde eriyen buzullar, bir türlü gelmeyen mevsimler, kuruyan göller, dolup taşan seller, yanan ormanlar... Ve sonra sessizce içimize çöken o his: Ekoanksiyete.

Ekoanksiyete; çevresel bozulmalar, iklim değişikliği ve gezegenin geleceği hakkında duyulan yoğun kaygı halidir.
Henüz tıbbi bir hastalık olarak tanımlanmasa da dünya genelinde giderek yaygınlaşan bir ruhsal durumdur.

Kimlerde Görülür?

• Gençlerde, özellikle ergenlik çağındaki bireylerde,
• Bilinçli ebeveynlerde,
• Çevre mühendislerinde, aktivistlerde,
• Doğayı seven, sorumluluk duygusu gelişmiş bireylerde…

Yani farkındalığı yüksek olanlarda daha çok görülür.
Ne acıdır ki bilgi arttıkça bazen umutsuzluk da büyür.

Neden Oluşur?

• Karbonsuz bir yaşamın imkânsız gibi görünmesi,
• Devletlerin yeterince eylem göstermemesi,
• Doğaya verilen zararın boyutunu sürekli görmek,
• "Ben ne yapsam ne değişir ki?" hissi…

Tüm bunlar zihnimizde geleceği belirsiz, umutsuz, karanlık bir tabloya dönüştürebilir. İşte bu noktada ekoanksiyete devreye girer.

Ne Yapmalı?

  1. Yalnız olmadığını bil: Bu duyguyu yaşayan milyonlarca insan var.

  2. Eyleme geç: Kaygıyı eyleme dönüştürmek iyileştiricidir.

  3. Topluluklara katıl: İklim savunucuları, gönüllü gruplar umut ve paylaşım alanıdır.

  4. Doğada vakit geçir: Doğa sadece mücadele ettiğimiz bir şey değil; aynı zamanda bizi iyileştiren bir yerdir.

  5. Ufak adımlarla başla: Sıfır atık, enerji verimliliği, toplu taşıma… Etkinin küçük olanı yoktur.

İklim Okulu ile Güçlen

Bizler İklim Okulu olarak, bu duyguların farkındayız.
Gençlere, öğretmenlere, çevrecilere yalnız olmadıklarını hatırlatmak ve birlikte çözüm üretmek için buradayız.
Çünkü bilgi paylaştıkça güç verir. Çünkü kaygı paylaşıldıkça azalır.

Sonuç Olarak: Kaygı Değil, Kararlılık

Ekoanksiyete bize doğayı ne kadar önemsediğimizi gösteren bir işarettir.
Ama bu kaygıyı yalnızca içimize gömerek değil, eyleme dönüştürerek anlamlı kılarız.
Geleceğe dair umudu kaybetmeyelim. Çünkü hâlâ birlikte değiştirebileceğimiz çok şey var.

Süleyman ÇETİN
Çevre Yüksek Mühendisi ve Proje Uzmanı



Psikolojide Çevre ve İklim Değişikliği Çalışmaları Sempozyumu

Sempozyum Çağrı Metni Şöyle:

Psikolojinin farklı alt disiplinlerinin sunduğu geniş perspektiften hareketle, çevre ve iklim değişikliği alanında çalışmalar yürüten akademisyenler, lisansüstü öğrenciler ve uygulayıcıları bir araya getirerek söz konusu çalışma alanındaki araştırmaların tartışılması, çoğaltılması ve yaygınlaştırılmasını amaçlayan Psikolojide Çevre ve İklim Değişikliği Çalışmaları Sempozyumu Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Psikoloji Bölümü bünyesinde bulunan Çevre Psikolojisi Araştırma Grubu (ENVIPSY) ev sahipliğinde 26-27 Kasım 2022 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirilecektir.  

Ağırlıklı olarak çevre davranışı, iklim değişikliği, insan ve insan dışı doğa arasındaki karşılıklı ilişkileri odağına alan sempozyumda tartışılması amaçlanan başlıklar aşağıda sıralanmıştır. Bununla birlikte sempozyum temasıyla ilişkili olmak üzere farklı konulardaki çalışmalarla da başvuru yapılabilir. / Sempozyuma katılabilir.


  • Çevrecilik/Çevre Yanlısı Tutum ve Davranışlar  
  • Çevresel Adalet/İklim Adaleti 
  • Çevreye Zarar Veren Davranışlar
  • İklim Değişikliğine İlişkin Tutum ve İdeolojiler 
  • Eko-Anksiyete/İklim Değişikliği Anksiyetesi 
  • İnsan ve İnsan Dışı Doğa Arasındaki Etkileşim 
  • Doğal ve Kentsel Yeşil Alanların Yoksunluğu
  • İnsan Gelişimi ve Doğa 
  • Doğanın Onarıcı Etkileri 
  • Çevre Davranışının Ahlaki Temelleri 
  • Ekolojik İkilemler  
  • Psikolojik Açıdan Türcülük 
  • Metodoloji Tartışmaları 
  •